Bakan Dönmez'den Akkuyu açıklaması: 2023'de devreye girecek

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, “Tamamlandığında Ankara ve İzmir’in toplam elektrik ihtiyacına denk bir üretim gerçekleştirecek olan Akkuyu Nükleer Güç Santralimizdeki çalışmalar kesintisiz devam ediyor. Elektrik üretiminin çok ötesinde bir teknolojik dönüşüm ve know-how transferi projesi olan Akkuyu’nun ilk reaktörü 2023’de devreye girecek” dedi.

Bakan Dönmez'den Akkuyu açıklaması: 2023'de devreye girecek
Bakan Dönmez'den Akkuyu açıklaması: 2023'de devreye girecek
GİRİŞ 09.03.2020 17:25 GÜNCELLEME 15.03.2020 16:53
Bu Habere 2 Yorum Yapılmış

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Dönmez, The Ankara Otel’de gerçekleştirilen, Türkiye Elektrik Sanayi Birliği (TESAB) 16’ncı Olağan Genel Kurul Toplantısına katıldı.
TESAB’ın 16’ncı Genel Kurul Toplantısı kapsamında konuşmasını gerçekleştiren Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Dönmez, TESAB’ın kurucuları arasında yer olduğunu ifade etti. Türkiye’nin son 18 yılında büyük bir değişim yaşadığını ifade eden Dönmez, enerji ve doğal kaynaklar alanında da büyük dönüşümler gerçekleştiğinin altını çizdi. Dönmez, “Hiçbir yatırımcı yarınını öngöremediği bir sektöre, bir ülkeye yatırım yapmaz. 20 yıl önce koalisyonlar elinde hırpalanan, uçuruma sürüklenen Türkiye’nin yerinde bugün yeller esiyor. Türkiye’yi durdurmak, yolundan döndürmek isteyenlerin her türlü ekonomik, siyasi, uluslararası saldırılarını atlattık. Yara aldık ancak yılmadık. Vurulduk ancak düşmedik” diye konuştu.

 

Enerji sektöründe yaşanan yükselişi vizyon ve felsefe değişikliğine bağlayan Dönmez, “Kamu ve özel sektör birlikteliğine borçluyuz. Bu örnek, birlikteliğin ve rekabet temelli yeni anlayışımızın en iyi uygulandığı sektör olarak da elektrik sektörümüzü görüyoruz. Eskiden üretim, iletim ve dağıtımın dikey entegre bir anlayışla kamu tarafından yapıldığı kapalı bir sistem elektrik sektörüne hükmediyordu. Kalite ikinci planda, profesyonel anlayış yok olmuş, rekabet var dahi olmamıştı. Ne kamu gerçek bir değer üretebiliyor ne tüketicinin istekleri karşılanabiliyordu. Köhnemiş ve aksamaktan ilerleyemeyen bir sektör söz konusuydu. Diğer taraftan, dünyada ise teknolojik ve dijital dönüşümün temeli atılıyordu. Avrupa, entegre bir elektrik piyasası için ciddi mesafe kaydetmiş, teknik altyapıyı adım adım kuruyordu. Bu tabloyu ortadan kaldırmak ve ülkemizi dünya standartlarında bir elektrik piyasasına kavuşturmak için rekabeti ve kaliteyi merkeze alan bir elektrik piyasası hedefimizi ortaya koyduk. Özel sektörün etkin ve hızlı şekilde sürece dâhil edilmesini ve kalitenin hızla artmasını sağladık” dedi.

Elektrik sektöründe daha rekabetçi bir havanın hakim olduğuna değinen Dönmez, üretim, iletim ve dağıtım sektörlerinin birbirleriyle çok daha fazla iç içe girdiklerini vurguladı. Dönmez, “Bu yoğun rekabetin sonucu olarak da üretim, kurulu güç, iletim ve dağıtım ağı gibi temel göstergelerde eskiyle kıyaslanamayacak kadar ilerideyiz. 2002 yılında 31 bin MegaWatt civarı olan kurulu gücümüzü sadece 18 yılda üçe katlayarak 91 bin MegaWatt’ın üzerine çıkarmamız bu başarının en önemli göstergesi. Yerli ve yenilenebilir kaynaklı üretim anlayışımız bu artışın belkemiğini oluşturdu. Milli Enerji ve Maden Politikamızın temellerinden birisi olan ve ‘daha fazla yerli, daha fazla yenilenebilir’ mottomuzla vücut bulan bu anlayışımızda her gün yeni mesafeler kat ediyoruz. Bugün kurulu gücümüzün yüzde 60’dan fazlası yerli ve yenilenebilir enerji kaynaklı. Sadece yenilenebilir kaynaklı kurulu gücümüz ise neredeyse yüzde 50 seviyelerine ulaştı. 2019’da elektriğin yüzde 62’sini yerli ve yenilenebilir kaynaklardan üretmemiz hep birlikte ulaştığımız bir başka başarı. 2019 Mayıs’ta ise önemli bir rekora imza atarak elektriğimizin yüzde 75’ini yerli ve yenilenebilir kaynaklardan elde ettik” şeklinde konuştu.

Yenilenebilir Enerji Kaynak Alanı (YEKA), yarışmalarına devam edileceğini söyleyen Dönmez, 2020 yılının ilk yarısında yeni bir ‘Mini YEKA’ yarışması yapılacağını açıkladı. Dönmez, “Mini YEKA yarışmalarımızla yüksek katılımlı bir sektöre doğru ilerliyoruz. Esen rüzgârdan, parlayan güneşte ve akan sudan ‘Büyük ve Güçlü Türkiye’ idealimiz için sonuna kadar faydalanacağız. Mini YEKA yarışmalarımız için şartname ve sözleşme taslağı hazırlıklarımızı tamamladık. Bu hususta yasa değişikliği tamamlanacak. İnşallah yakın zamanda Resmi Gazete’de yarışma ilanını yayımlayacağız ve 2020’nin ilk yarısında ilk yarışmamızı gerçekleştireceğiz. Burada bir hususu özellikle vurgulamak istiyorum. Konuşmamın başında elektrik sektörünün değişiminden bahsettim. Bugünlerde sektör yeni bir değişimin içinden geçiyor. O da artık üretim-tüketim zincirindeki oyuncuların değişen rolü. Lisanssız elektrik üretimiyle bu kapı açıldı. Bugün lisanssız kurulu gücümüz 6 bin 200 MegaWatt düzeylerinde ve bunun yüzde 92’si GES’lerden geliyor. Türkiye’nin güneşi çatılarda, fabrikalarda, tarlalarda elektriğe dönsün, Türkiye’nin gücüne güç katsın istiyoruz. Burada hem tüketicilerimiz yatırımcı pozisyonuyla kazanıyor hem de bizler ihtiyaç duyulan zamanlarda sistemi buralardan besleme imkânı elde ediyoruz. Biliyoruz ki yerli ve yenilenebilir enerji olmadan bağımsız enerjiden asla söz edemeyiz. Bağımsız bir enerji sektörü olmadan da maliyetleri istediğimiz noktalara getirmemiz çok zor” dedi.

Dünyanın gidişatına bakıldığında elektrik bazlı bir geleceğe doğru gidildiğini ifade eden Dönmez, “Elektrik özellikle pek çok ülkenin kontrol edemediği petrol ve doğal gaz fiyatlarının oluşturduğu dalgalanmaya karşı ülkeleri koruyan bir kalkan haline geldi. Akıllı şehirler, akıllı araçlar, yapay zekâ, nesnelerin interneti gibi pek çok kavram geleceğe dair önemli ipuçları veriyor. Şimdi hedefimiz Türkiye’yi bu yönde hazırlamak. Elektrik sektörümüz açısından bir başka kırılma ve ivme kazanma noktasına doğru da aralıksız ilerliyoruz. Tamamlandığında Ankara ve İzmir’in toplam elektrik ihtiyacına denk bir üretim gerçekleştirecek olan Akkuyu Nükleer Güç Santralimizdeki çalışmalar kesintisiz devam ediyor. Elektrik üretiminin çok ötesinde bir teknolojik dönüşüm ve know-how transferi projesi olan Akkuyu’nun ilk reaktörü 2023’de devreye girecek. Böylece hem nükleer teknolojiyle tanışıp çevre dostu üretim bakış açımızı güçlendireceğiz hem de ülkemizin yarım asırlık bir hayaline hayat vereceğiz” diye konuştu.

KAYNAK: İHA
YORUMLAR 2
  • tokatlı 4 yıl önce Şikayet Et
    aman kemal duymasın, Akkuyuda ne işimiz var der
    Cevapla
  • Ucuza Yerli 4 yıl önce Şikayet Et
    Nükleer enerji firması satın alsaydık o 3 santral parasına daha iyi olmaz mıydı. Farklı farklı tasarım demek maliyeytin kat ve kat artması demek. her tasarımın ayrı onayı linsan ücreti vs vs var. Aslında nükleer enerji çok ucuzda santrel yapmayı çok pahalı hale kasten getirdiler ki silah sahibi olmasın diğer ülkeler diye. Sağlam güvenli olsun ama 3-4 farklı tip kazık olur 1 tip yap kendin yap kopyala dur ondan sonra 3 te bir fiyatına.
    Cevapla