Anadolu yakası baba mirası deyip dava açtılar

İstanbul Anadolu yakasındaki 125 milyon metrekarelik arazinin kendilerine ait olduğunu iddia eden 165 kişi yargıya gitti. Cumhuriyet tarihinin en büyük tapu ve kadastro davası keşif aşamasında..

Anadolu yakası baba mirası deyip dava açtılar
Anadolu yakası baba mirası deyip dava açtılar
GİRİŞ 06.05.2013 12:30 GÜNCELLEME 06.05.2013 12:39
Bu Habere 11 Yorum Yapılmış

Bülent Şanlıkan'ın haberi

Tarihi şehirdeki tarihi dava, İstanbul Kartal 1'inci Asliye Hukuk Mahkemesi'nde 16 Mayıs 2012'de başladı. Alemdağ, Sultanbeyli, Kurtköy, Paşaköyü, Büyükbakkalköy ve Samandra'yı kapsayan, içinde Emirli ile Ömerli Barajı'nın da bulunduğu 125 milyon metrekarelik arazinin kendilerine ait olduğunu öne süren 165 kişi yargıya gitti.

Maliye Hazinesi ve Orman Genel Müdürlüğü'nün ya araziyi ya da 15 milyar TL değerindeki bedeli ödemesini isteyen davacılar arasında dönemin Demokrat Partili siyasetçileri, hakimler ve avukatlar da var.

İLK SAHİP FRANS FİLİPSON

Arazilerin öyküsü ilginç... Söz konusu 86 parça taşınmaz, 1911'de dönemin Denizcilik Bakanı Hasan Hüsnü Paşaínın oğlu Hilmi Bey tarafından Yahudi asıllı Frans Filipson'a satılmış. Flipson ölünce mirasçıları 1 Mart'a 1954'te arazileri elden çıkarmış. Ancak araziyi satanlar, tapu devri için gelmeyince tescil işlemi yapılamamış. Alıcılar davacı olmuş. Eyüp Asliye Hukuk Mahkemesi, 22 Mart 1954'te araziyi yeni sahipleri adına tescil kararı vermiş. 165 kişinin ortak avukatı Ali Elbeyoğlu, bundan sonraki süreci şöyle anlatıyor:

ANAYASAYA AYKIRI

Taşınmazlar satın alındıktan sonra kadastro çalışmaları yapılmış ancak kesinleşmiş mahkeme kararı uygulanmamış. Taşınmazların tamamı Maliye Hazinesi adına tespit ve tescil edilmiş. Bunun üzerine malikler dava açmışlar. Kartal 1'inci Asliye Hukuk Mahkemesi, dava konusu tüm taşınmazların davacıların tapuları kapsamında olduğu yönünde karar vermiş ve Maliye Hazinesi adına yapılan tescili iptal etmiş. 14 milyon 136 bin 817 metrekarelik kısım davacılar adına, 7 bin 368 bin 483 metrekarelik kısım devlet ormanı olarak tescil edilmiş. Müvekkillerime ait arazilerin yüzde 85'lik kısmının tescili harici bırakılmış. Kalan bölüm ise Maliye Hazinesi ya da üçüncü kişiler adına tescil edilmiş.

- Kadastronun bu uygulaması anayasaya aykırı. Tüm kişi ve kurumlar mahkeme kararlarını uygulamakla yükümlüdür.

- BİZ bu taşınmazların orman sınırları içinde kalıp kalmadığının belirlenmesini, tarafımıza ait tapuların sınırları içinde kaldığından müvekkillerimin adlarına hisseleri oranında tescil edilmesini bekliyoruz. Müvekkillerim, mülkiyet hakkı hiçe sayılarak arazilerin bir kısmına da el konulmak suretiyle büyük zarara uğratılmış. Bu zararın telafisi için 2B vasfındaki yerlerle ilgili müracaatlar yapıldı. Dava devam ediyor. Uygulanmayan tapularımızın da adımıza tescili için tapu iptal ve tescil davaları açtık. Mücadelemiz sürecek.

165 kişinin avukatı Ali Elbeyoğlu arazinin sınırlarını şöyle tarif ediyor: 1 - Kuzeyde Alemdağ'dan başlıyor. Güneydoğu'ya doğru Paşa Köyü, Emirli Köyü ile Ömerli Barajı'nın bir kısmını içine aldıktan sonra güneye inerek Kurtköy'e ulaşıyor.

2 - Daha sonra güneybatıya dönerek Şeyhli'ye oradan Velibaba'ya ve oradan da Yakacık'a ulaşıyor.

3 - Tekrar kuzeye dönerek Tavşantepe'nin 500 metre batısından Büyükbakkalköy-Samandra'ya, oradan tekrar başladığı yere Alemdağ'a uzanıyor.

KAYNAK: AKŞAM
YORUMLAR 11
  • müslüman kurtuldu 10 yıl önce Şikayet Et
    filistin toprağını filistin halkı satmadı. bu jöntürk paşaları sattı. delil de bu haber.
    Cevapla
  • erdal 10 yıl önce Şikayet Et
    bu tip haberleri hep duyariz da sonuc cikmaz cikmasi da imkansiz nedeni basit cunku bu durumda yuzlerce binlerce aile var. ve dunyanin en guclu devleti bile bu yuku cekemez size birkac ornek ulkemizde ve ortadoguda cok buyuk sahsi tapulu mallari olan osman ogullarini ilk sayalim (tabi bu durum tum eski kralliklarda var bize ozel degil) 2. si dunyanin goz bebegi denen paris champ elise bolgesinin tamamina yakini bir kadinin adina tapulu oldugu ortaya cikti hatta bazi buyuk markalar onlem alip kadina onceden odeme yaptilar ki davada onlarin binalari muaf olsun diye 3. su koskoca ramazanogullari beyliginin vakif mallari adananin tamamina yakini deniyor 3. su 1960 larakadar 3 ailenin elinde ciflik arazisi olan bugunku antalya merkez in arazileri ve bu boyle devam edip gidiyor hangisini verecen herbiri kendi basina 10 milyarlar ediyo osmanogullari hanedaninin su an istanbuldaki yeni sehrin tum arazilerinin sahipleri oldugunuda ayri diyeyim hani su an sehir olanlari saymasak bile bi dunya tapulu kayitli mallari var
    Cevapla
  • hakan er 10 yıl önce Şikayet Et
    hayalpresler. Kısayoldan vurgun yemezler beyler hayal kurmayın elinizdeki tapuda hakta beş para etmez üleyide verelimmi vallahi hayır demezler :)))))
    Cevapla
  • ŞAHİN AVCI 10 yıl önce Şikayet Et
    iş bu eski tapulara kalırsa. En azından musul ve kerkük - hatta bir çok başka kıymetli yer daha - ya osmanlı ailesinin ya devletimizin olması gerekirdi.
    Cevapla
  • Cafer UÇA 10 yıl önce Şikayet Et
    1954 de sahibi veya mirascıları olmadan mahkemeden alınan kararın ne kadar geçerliliği vardır.. Hele bir de buna zamanın milletvekili,avukatı olan kişilere verilmesi, bana bizim davamızı hatırlatıyor bazıları yani 950 öncesi memleketin eşrafı siyasetçilerden bir kaçı köyüzü aldılar. komşu köylerle beraber. VAR MI İTİRAZ EDEN JANDARMA ORADA. Tabi bizler çocuk olduğumuzdan büyüdükten sonra dedeme deik temizleyelim bu.......leri. Müsade etmediler. Şimdi o insanları esamesi okunmuyor. Halk çalışarak kendi malını geri aldı. O dönemlerde olan vakıalar, Bu senet de onlardan biri, 911 yılından beri o arazinin vergisini, öşürünü kimler ödemiş, o kararı mahkeme hakiminin birinci,ikinci derece akrabalarının ekonomik durumu ve o bölgeden edindiği mal durumu varmı.
    Cevapla
Daha fazla yorum görüntüle